22.02.2021

Altüst

Uzun zamandır sana anlatmam gereken bir şey var. Şimdilerde farkına vardım. Susmayı tercih ediyordum hep. Susarsam geçer sanıyordum. Zaman ilaç olur belki diyordum. Avutuyordum kendimi.

Ne susarak geçti, ne de zaman ilaç olabildi…

Belki de bununla yaşamayı öğrenmeliyim. Budur çaresi. Ama ben böyle bir şey olsun istemiyorum ki. Beni anlayabiliyor musun? 

Genelde kimsenin beni anlamadığını düşünürüm hep. Biliyorum sen de anlamayacaksın. Anlatıyorum sana çünkü sessiz kalacağını biliyorum. Yorum yapmayacağını, dinliyormuş gibi yapıp dinlemeyeceğini. Bazen gözlerinin uzağa dalıp beni duyumsamayacağını biliyorum. Bu yüzden anlatıyorum ya zaten. 

Ben beni anlamanı beklemiyorum senden. Sadece dinle. Varlığın bana huzur olsun yeter. 

....

"Ağlamak için gözden yaş mı akmalı? Dudaklar gülerken insan ağlayamaz mı?

Sevmek için güzele mi bakmalı? Çirkin bir tende güzel bir ruh, kalbi bağlayamaz mı?

Hasret; özlenenden uzak mı kalmaktır? Özlenen yakındayken hicran duyulamaz mı?

Hırsızlık; para, mal mı çalmaktır? Saadet çalmak, hırsızlık olamaz mı?

Solması için gülü dalından mı koparmalı? Pembe bir gonca iken gül dalında solmaz mı ?

Öldürmek için silah, hançer mi olmalı? Saçlar bağ, gözler silah, gülüş kurşun olamaz mı? (Victor Hugo)"


26.02.2020

Um-İnan-Bekle

Umut,
Ümit,
Bekle.

En sevdiğim kelimelerdendir. Sık sık aklımda, dilimde ve gönlümde yer etmiş, içerisine bir sürü anlamlar yüklediğim sıcak ve çikolata tadında kelimeler.

Sabahları okula giderken, doğan güneşin yüzüme vuruşu
Arabadan indiğimde saçlarımı uçuran rüzgar
Yağmur yağmadan önce yüzüme vuran çise
Kar yağarken bir tanenin düşüşünü izlemem
Attığım her adımda varlığımı hissettiğim dünya
...

Daha bunları saymakla bitiremem ama sizce bir şeyleri ummak için doğru sebepler değiller mi? Karamsar olup, güzel şeylerin olmayacağını düşünerek, bu hayat nereye kadar gidebilir sizce? Bunların cevaplarını siz verin kendinize. Ummak istediğiniz şeyleri dökün sayfalara. Güzelliklerin içinizi hoş tutacağına inanın. Sonra da bekleyin. Beklemeyi öğrenin. Sıkılmadan ve yorulmadan ümidinize sarılarak tutkuyla keyif alın.

Her şey güzel olacak inanın bana. İçinizdeki güzellikleri bulan umudunuzu köreltmeyin. Çünkü her şey onunla başlıyor. İleriye bakarak her zaman hoş düşünür ve buna kalpten inanırsanız o sizi bulacaktır. Olumsuz insanları ise duymayın. Es geçin, görmeyin. "İnsan neye inanırsa o olur." derler ya öyle işte.

16.12.2019

Sofia

Ağlıyordu Sofia. Daha önce bu denli ağlamamıştı hiç. Boğazı kilitlenir, nefes alamaz, yutkunmaya çalışırken bir ağrı saplanır boğazına, canı yanar. O böyle olsun istememişti. Çok masumdu halbuki. Doğru yaptığına inanıyordu. O zaman neydi bu içinden çıkamadığı hal? Neyin nesiydi bu hıçkırıklar? Gözleri bu kadar neden şişmişti? 

Hiçbirine cevap bulamıyordu… Oysa kendini kandırıyordu. Çünkü hayatında hiç önemsenmemişti. Kimse ona sevgi vermemişti. Özel hissettirip hediye sunmamışlardı ona. Nasıl olurda bunları kendisine itiraf edebilirdi ki? Nasıl yüzleşirdi bununla? Her şeyi dile getirse daha da çok üzülmez miydi? Acısına bir acısı daha eklenmez miydi? Bünyesine sığmayan bu üzüntüyü nasıl atlatacaktı?

Hayatında bu kadar üzüldüğünü hissetmemişti. Bu durumdan nasıl çıkacağını da bilmiyordu üstelik. Bütün gece ayıcığına sıkı sıkı sarılmıştı. Uykuya hep onunla dalardı ve öyle de oldu.

Daha küçücük yaşında değersizliğin ne demek olduğunu öğrenmişti Sofia. Büyümenin bu kadar yaralayıcı olacağını nereden bilecekti.

28.10.2019

Farkına Varmak

Bazen yaşamadığın şeyleri görünce, onlara tanıklık edince büyüdüğünü hissediyorsun. Yaşamak bu mu diyorsun kendi kendine.

"Büyümek her şeyin farkına varmak mi?"

Eğer buysa evet ben büyüyorum. Bazen çok zalimce geliyor. Haksızlık gibi geliyor. Yaşım 22 olmasına rağmen beynen bu kadar yorgunluk ağır değil mi, daha önümde kaç yılım var diye diye hayretler içerisinde kalıyorum hayata. Sürekli ileriyi düşünüyorum mesela. Kurgular kuruyorum kafamda, sürekli hedefler belirliyorum, rotalar çiziyorum, entek küntek virajlar çıkartıyorum. Sonra nasıl virajlardan geçebilirim diye düşünüyorum. Bir nevi kendimi hazırlıyorum aslında olacaklara. Nakış nakış işliyorum kendime ki yıkılmayayım. Sağlam ve güçlü kalayım. Siz tabi nereden bileceksiniz kimlerin aklından neler geçeceğini. Bir de onlara sorun :)

İnsanın insana anlatmadığı, anlatamadığı, içinde kalıp büyüyen öyle mevzular varki bunu bilemezsiniz. Bazen anlarsınız ama sesiniz çıkmaz korkarsınız sormaya. Neyse...

Velhasıl kelam bunca şeyi düşündüğümde, taşıyabilecek miyim diye kalakaldığım zamanlarım çok oldu. Hep şunları dedim aynadaki yüzüme;

Farkında olmak en güzel şeylerden biri Ağrenin. Sürekli düşünüp kendini yıpratma. Üzgünüm ama sen ve senin yaşlarında olanlar için hayat dediğiniz o şey, hani yaşam dedikleri, işte o yeni başlıyor. Evet büyüyorsun. Fidan halin artık dallanıp budaklanıyor yavaş yavaş ve ileride kocaman bir ağaç olacaksın. Hangi ağaç olacağına sen karar ver, lakin ne olursa olsun hayata olan bağlılığından vazgeçmeyeceğine, enerjinin tükenmeyeceğine, deli dolu olacağına, saflığınla kalacağına bana söz ver. Güçlü olduğunu biliyorum ama ona da söz ver. Her şeyin çaresi, devası, çözümü vardır. Sen bir süper kahramansın bunu unutma.
AĞaç, RENgim, NİNja.

10.06.2019

Munis

Umutların daha çok var olduğu yine bir gece vaktiydi. Onu düşünüyordum. Hayallerime hayaller ekliyordum onun varlığıyla. Saçlarındaki aklar dokunuyordu yüreğime. Sardunyamı suluyordu uykusu.

Sanki benim ilhamımdı.
Öyle serin,
Öyle naif,
Öyle sonsuz...

Bakışları, güneşin tenimi ısıttığı ateş topu
Dudakları, yanardağ misali kor
Kirpikleri, yerim yatağım gibi evim
Sevgisi ise munis
Nefesimdi.

28.01.2019

Susma

Bir şeyler birikir vücudunun ücra köşelerinde. Farkına varmazsın duygularına dokunduğunun, vücudun benimsemiştir onları. Sonra o biriken şeyler büyür bir yerlerde patlak verir, içinde tarif edemediğin duygular yaşanır. Ve bu ağlamana sebep olabilir. Zaten gözyaşı tarif edilemeyen duygularda akmaz mı?
"Akar."

Kaşlarını çatmış, gözlerini kızgınlık bürümüş, yüreğin göğsüne ağır gelmiş ve nefes alamıyor olursan eğer, işte bilki sen her şeyin en güzeline layıksın. Çünkü sende diğer insanlarda olmayan bir kalp var. O naif, o narin, o masum, o şeffaf.

Bir şarkı açarsın, bakarsın ki gözlerin ağlıyor. O anki haline ağlarsın bir süre, daha sonra eskiler sıraya dizilir teker teker. Bu kez daha çok ağlarsın. Hıçkırıklar olur yeri gelir. Dersin ki yüreğine "Sus!". Ama o susmaz. Paramparça olur içi, yırtılır adeta. Yüzünü yırtarsın ellerinle ve dersin ki yine "Allah aşkına sus! Ağlama! Bir duyan olacak ses etme!".
Hayır susturma onu. Ele güne göre şekillendirme yüreğini. Bir kıramadığın kalbin var zaten onu da incitme. Bırak konuşsun!

28.11.2018

Duymaz Sağır

Durmadan gökyüzüne bak
İzle bulutların seyahatini
Göçmen kuşları da izle
Nehrin sesini de dinle
Yum gözlerini rüzgara kapıl
Mavinin tonlarını ayırt et
Beyaz nasıl karışmış
Ağaçların kokusunu çek içine
Yaprağın savrulmasını izle
Geçen araba seslerini karıştır bir de
Sonra yolları hatırla
Virajlar çiz 
Tümsekler hayal et
Tozlu çakıllara gül
Kırgınlıkları bırak oraya
Arkanı bile dönme
Sürgün pencerelere
Duymaz sağır ol o vakit

Altüst

Uzun zamandır sana anlatmam gereken bir şey var. Şimdilerde farkına vardım. Susmayı tercih ediyordum hep. Susarsam geçer sanıyordum. Zaman i...